29 Aralık 2011 Perşembe

Domates yatağında dinlendirilmiş kekikli beyaz peynirli tost

Sulu yemeklerden, pilavlardan, çorbalardan, köftelerden sıkıldığımız bir anda, tam da haftanın ortasında çarşamba günü bizim evde taferik günü. Bu güne öyle saygı duyuyoruz ki, annemler, "kızım bu akşam yemeğe bize gelin, size dünyanın en güzel yemeğini yaptım" dese bile annemlere gitmiyoruz, evde paşa paşa taferiğimizi yiyoruz.
Her gün “bugün akşama ne yapsam, ne yesek” diye düşünüyorum ama söz konusu taferik günü olunca bana bir şevk geliyor, bir zevk geliyor ki sormayın.
Peki nedir bu taferik?
"amaaan bugün canım hiç sulu yemek istemiyor" dediğimiz anda, fazla alengirli pişirme işiyle uğraşmadan, kısa sürede hazırlanan, kahvaltılıklarla desteklenen, lezzetli mi lezzetli doyurucu yemekler diye tanımlayabiliriz.
Taferik adı ise, Ayhan annemden geldi, bizim çarşamba günleri aktivitelerinden bahsederken, yaptığımızın onların yöresinde “taferik” diye adlandırıldığını söyledi. Bizimde uydurmasyon bir o kadar da atmasyon zaman zaman kıvırmasyon yemek günü yerine, taferik günümüz olmuş oldu. Günümüzün adı konmuş oldu.
Mesela dün çarşambaydı, tost çeşitlerinden gittik, Melihe bol kaşarlı sucuklu, bana beyaz peynirli domatesli kekikli. Yanına da taze sıkılmış portakal suyu.
Taferik günlerimizin sipesiyalleri ise şöyle;
-menemen,
-sucuklu yumurta,
-makarna salatası,
-patates kavurması,
-hazır yufkadan gözleme,
-fırında sütlü patates,
-mücver,
-fırından alınan ekmek hamuruyla yapılan pizza,
-aynı hamurdan yapılan hamur kızartması yani “pişi”,
-domates soslu karışık kızartma,
Bunlarla sınırlı kalmayacak tabiî ki kendimizi geliştireceğiz, daha ileriye, daha taferiğe doğru, durmadan yorulmadan ilerleyeceğiz…

Hiç yorum yok:

Hoşunuza gidebilecek yazılar...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...